ALİ RIZA TIĞ
Pusula’nın internet sitesindeki değişimi izliyorsunuz...
Çok daha iyi olması için İstanbul’a gittik.
Yazılım ve sunucu hizmetimizi sağlayan TE Bilişim’deki paydaşlarımızla görüştük.
Pusula’nın reklam gelirlerini artırmak için gelen teklifleri değerlendirdik.
Bu yönde görüşmek isteyen firmalarla buluştuk.
Çok ilginç anekdotlar çıktı ortaya...
Bunları paylaşmak istiyorum sizlerle...
Bir firma temsilcisi, “Pusula’nın şu andaki gelirini 4-5 kat artırabiliriz” dedi.
Ne yapmamız gerektiğini sordum, anlattı:
“Şiddet haberi kullanmayacaksınız. Kaza, cinayet, intihar, patlama, çatlama, grizu, göçük haberleri olmayacak” dedi.
Ben, şok içindeyim...
“Peki, biz neyi haber yapacağız?” diye sordum.
"Daha çok sosyal haberler... LGBT haberleri yapın mesela..." dedi.
“Ben, zaten Zonguldak’taki tüm eşcinsellikleri yazıyorum” dedim.
“Ben, sizin yazılarınızı takip ediyorum! Öyle değil” dedi.
LGBT’lilerin toplumdaki yeri, önemi, yaşadıkları sıkıntıların haber yapılmasını istiyorlar!
“Bizim eşcinsellerin hiçbir sıkıntısı yok! Yaptıkları eşcinsellik sayesinde her işleri yolunda” diyorum!
“Öyle değil” diyor.
Öyle değil, böyle değil...
Hangisi?
“Mesela, hayvanlarla ilgili haber yapın” diyor.
“Ben, zaten Zonguldak’taki köpekleri yazıyorum! Hatta son günlerde av ve avcı köpeklerini yazıyorum" dedim!
Siteyi takip ettiğini ancak mesela bir av köpeğinin cinsini, özelliklerini filan yazmamız gerektiğini söyledi!
Ben de zaten tam bunları yazıyorum!
Mesela, bunların niteliklisini yazıyordum! Şimdi buralarda yok!
Niteliksiz ve meteliksiz olanını yazıyorum!
Herkesi "kuş" zannediyor, havlıyor!
Bir diğeri, kediyi "tavşan" sanıp hırlıyor!
Yok, bir türlü anlaşamıyoruz.
Mesela, kadın cinayeti haberleri yerine, kadının toplumdaki önemini, değerini yazmamızı istiyor.
Cinayet olunca, ne yapacağız?
"Kadın 'cin-ayet-i' yazsam" ne olacağını soruyorum!
"İçinde ayet geçiyor, olmaz” dedi!
Google, ayeti "İslami bir terim" olarak algılar ve "terör" sınıfına sokarmış, reklam vermezmiş, çarpanı düşük tutarmış!
Daha soft haberler yaparsak, daha çok reklam alırmışız, daha çok para kazanırmışız!
“Zonguldak’ta etliye-sütlüye karışmayan gazeteler var! Onlar neden para kazanamıyor o zaman?” diyorum.
“Ama onların da hiti yok” diyor.
Kafam allak-bullak...
"Magazin" serbestmiş.
Hah işte...
“Hayat kadınlarının hikayelerini filan yazabilirsin” dedi!
Derin bir "oh" çekip, “Ben, onların çocuklarını yazıyorum, olmaz mı?” dedim!
“Olmaz” dedi!
Hayat kadınları ile röportaj yapacakmışız!
Şehrin yarısına vermiş, yarısına söz vermiş kadınların başımıza "namus abidesi" kesildiği bir kentte, biz bu işi nasıl yapacağız?
Baktım, bu görüşmelerden bir iş çıkmayacak...
Yazılım şirketinde yaptığımız iki güzel anlaşma ile Zonguldak'a döndük.
Yayın politikamız aynen devam edecek...
Erkeklerin cinsel zevklerine para karşılığı hizmet eden ve bu işi meslek edinen kadınların yerine, onların çocuklarını yazmaya devam edeceğiz!
LGBT’li olduğunu kimse kabul etmeyeceği için, biz de onları destekleyenleri yazacağız!
Çıkardığı gazdan korkan sahte kahramanları, kurusıkının sesini duyunca, Soğuksu’da arabanın içine yatıp geçenleri, tefecileri, kaçakçıları, imar kirliliğine neden olanları, toplum ahlakını bozanları, işadamlarına 100 bin lira etmeyecek arsayı 1 milyon liraya satmaya çalışanları, satış gerçekleşmeyince, aleyhine yazı yazanları yazmaya devam edeceğiz!
Bu arada, İstanbul’dan geldim; Zonguldak Valisi, Cumhuriyet Başsavcısı ve Emniyet Müdürüne yaptığım çağrıyı ihbar kabul eden Cumhuriyet Başsavcılığı'na ifade verdim.
Şikayetçi oldum.
İsmim ve fotoğrafımla şahsıma yapılan hakaretler nedeniyle suç duyurusunda bulundum.
Tazminat davası için avukatıma yetki verdim.
Hukuk mücadelesi başlattım.
El mi yaman, bey mi yaman, göreceğiz..
https://www.pusulagazetesi.com.tr/hayat-kadinlari-escinseller-ve-av-kopekleri
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder