24 Haziran 2016 Cuma

Lezbiyen Biseksüel Feministler’in e-bülteni Zeliş’in üçüncü sayısı yayında!

Geçtiğimiz yıl temmuz ayından bu yana bir araya gelen Lezbiyen Biseksüel Feministler’in Eylül ayında trafik kazasında kaybettiğimiz LGBTİ aktivisti, feminist Zeliş Deniz anısına çıkardığı e-bültenin üçüncü sayısı yayınlandı. Bültenin giriş yazısında, “Bugünlerde, bir gündemden diğerinin peşine düşerken, bu tarihe na-hetero feministin gözünden notlar düşme iradesini Zeliş adlı bültenimizin üçüncü sayısı ile göstermek düştü” denildi

Lezbiyen Biseksüel Feministler (LBF) kendi tartışmalarını, örgütlenme deneyimlerini, gerçekleştirdikleri etkinliklerin aktarımının ve varoluşlarını ifade eden yazılarıyla dolu dolu bir e-bülten yayınladı.

LGBTİ aktivisti, feminist Zeliş Deniz anısına Kasım ayında “Bu bülten her seferinde Zeliş’i kucaklamayı anlatmalı; birbirimizi  kucaklamayı, dayanışmayı… Bültenin  adı  sadece Zeliş’imizin şahsını değil, içinde Zelişler olan duruşumuzu kucaklamanın bir yolu olsun diye Zeliş olsun istedik” diyerek “Zeliş” adlı e-bülteni yayınlamışlardı.

Zeliş e-bültenin üçüncü sayısında, Kürt illerinde iktidar tarafından yürütülen savaşın lezbiyen, biseksüellerin varoluşlara nasıl yansıdığını, hem devletin bütün “makbul olmayan” kimliklere karşı açtığı savaşta, hem de lb bireylerin kendi duruşları için verdikleri savaşta ne tür deneyimlerden geçtiğini anlatan bir iki yazı yer aldı. Bu yazılardan bir tanesi savaş bölgesinde örgütlenmeye çalışan Keskesor ile yapılan röportajın ilk bölümü.

Diğer yandan Orlando katliamının ardından, LBF’lerin örgütlenmeye, aşka, sevgiye, dayanışmaya ve barışa dair hislerinin, duygularının paylaşıldığı bir yazıda bültende yer alıyor.

Sadece bölgesel savaş değil, aynı zamanda hem Orlando’dan güç almaları hem de her sene büyüyen Onur Haftası’ndan korkmaları sebebi ile LGBTİ+’lara faşist gerici güç odakları ve devlet tarafından açıktan saldırı başlatıldığı belirtilirken, bültende Trans Onur Yürüşü’nün ardından LGBTİ+ Onur Yürüyüşü’nün de değerlendirmesi yer aldı.

Lezbiyen Biseksüel Feministler’in yayınladıkları bülten Zeliş’in üçüncü sayısının giriş yazısının tamamı ise şöyle:

Yeniden merhaba,

Ne hızlı geçiyor değil mi zaman? Hele bugünlerde, bir gündemden diğerinin peşine düşerken iki sayı arası nasıl geçip gitti hiç anlamadık. Bize de, bu tarihe na-hetero feministin gözünden notlar düşme iradesini Zeliş adlı bültenimizin üçüncü sayısı ile göstermek düştü.

İkinci sayıdan bu yana hayatımızda değişmeyen en büyük şey, maalesef, tüm korkunçluğuyla süren savaş. Tarihi hep erkeklerin ağzından dinlemeye alışmışken, bu savaşın lezbiyen biseksüel varoluşlara nasıl yansıdığını, hem devletin bütün “makbul olmayan” kimliklere karşı açtığı savaşta, hem de lb bireylerin kendi duruşları için verdikleri savaşta ne tür deneyimlerden geçtiğini anlatan bir iki yazıyla sesli düşünmek istedik. Savaş bölgesinde kendini var etmeye çalışan kardeş örgütümüz Keskesor ile yaptığımız röportaj da daha gerçek bir temas kurmanın arayışı olarak okunabilir; lakin konuşacaklarımıza saatler yetmeyince bültenimize röportajın ancak ilk yarısını alabildik. Haftaya devamını yayınlayacağız.

Derken Orlando katliamı ile sarsıldık. Ne ilk ne son olduğunu bildiğimiz bu saldırı, yanı başımızda olmuşcasına bizi derinden yaraladı. Hislerimizi ve düşüncelerimizi bizi vurduğu yerden derleyip sizinle paylaşmak istedik. Birbirinden farklı seslerin oluşturduğu bu derlemede ortaklaştığımız yegane nokta varsa o da örgütlenmeye, aşka, sevgiye, dayanışmaya ve barışa olan inancımız. Nitekim yanı başımızda olan saldırılar da eksik olmuyor. Sadece bölgesel savaş değil, aynı zamanda hem Orlando’dan güç almaları hem de her sene büyüyen Onur Haftası’ndan korkmaları yüzünden LGBTİ+’lara da bazı faşist gerici güç odakları ve devlet tarafından açıktan saldırı başlatılmış durumda. Trans Onur Yürüşü’nün ardından LGBTİ+ Onur Yürüyüşü’nün de bir değerlendirmesini bu sayıda bulabileceksiniz.

Biter mi sandık? LGBTİ+ olmak hayatın bütün alan ve zamanlarına yayılmış bir karşılaşmalar zinciri demek olunca içerik de aynı derece çeşitleniyor. Kadınlarla deneyimi olan kadınların kendilerine hâlâ hetero demekteki ısrarlarını açıklayan lezbofobiden, iş yerinde lb olarak yaşadıklarımıza, ameliyat süreci üstüne bir yazıdan, politik lezbiyenlik söylemi ile cinselliğin politikasını kurma iddiasındaki Julie Bindel’le yapılan söyleşinin çevirisine, heteronormatif ve homonormatif kalıpların arasına sıkışmış biseksüellerin bitmez çilesinden, Transparent dizisinin kritiğine yer vermeye çalıştık. Yazıların yanı sıra, Ivan Coyote’nin kalbimizi çalan mektubunu okuduğu videoya da Türkçe alt yazı ekleyerek, o dokunaklı mektubun bu coğrafyadaki “kuğularla” ve “efemine lezbiyenlerle” buluşmasına aracı olmak istedik.

Son olarak bizden haberleri bulabileceğiniz bölümde hem iki sayı arasında neler yaptığımızdan haberdar olun, hem de Kliton’da siz dinleyici tarafının öbür yüzü olan biz acemi programcılar nasıl yaşadık acaba bu 6 aylık ilk radyo programı girişimimizi bir tanık olun istedik. Temennimiz, önümüzdeki bültende ne savaşın ne de nefretin esamesi okunan; aşk, özgürlük ve dayanışmayla dolu bir gündeme sahip olmak. Bizce imkansız değil. Ne dersiniz?

Zeliş e-bülten’in üçüncü sayısına ulaşmak için tıklayın.

LBF’lerin web sitesine buradan ulaşabilirsiniz http://www.lezbifeministler.com/

Sendika.Org

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder