24 Nisan 2014 Perşembe

Trans Seks İşçisiysen, Öldürülmek Hayatın Bir Parçası

Arkadaşları, dün gece öldürülen Çağla Joker'in cenazesini bile kendilerinin indirdiğini anlatıyor. Trans kadınlar "Artık arkadaşlarımızın öldürülmesi, saldırılar günlük hayatın bir parçası gibi oldu" diyor.

Çağla Joker, dün gece, henüz 25 yaşındayken öldürüldü. Arkadaşı Nalan ise boynundan yaralandı.

Hak savunucuları, İstanbul LGBTT’nin çağrısıyla Joker’in öldürüldüğü Daracık Sokakta bir araya geldi ve “Ey kendini egemen kılanlar, duyun! Görmeyen gözlerinize göstermek, duymayan kulaklarınıza duyurmak için bir kez daha tekrar ediyoruz: LGBTİ’lere yönelen nefret suçlarıyla mücadelede , ‘cinsel yönelim ve cinsiyet kimliği’ ibarelerini de barındıran bir nefret suçları mevzuatı oluşturulmalıdır” çağrısı yaptı.

Daracık Sokak’ta trans seks işçilerinin çalıştıkları evler bulunuyor. Birkaç tane de yine transların yaşadığı ev var.

Sokakta hüzün hakim, ancak kimse yaşananlara şaşırmamış. Olay esnasında sokakta olan Didem, yaralamaların, saldırıların çok sık yaşandığını söylüyor.

Yanında yaşça daha büyük bir kadın “Ben 5 senedir bu sokaktayım. Bıçaklama falan çok olur da, ilk defa bir cinayet yaşanıyor. Korkutmak için de ateş etmemiş, doğrudan göğsünden vurmuş” diyor.

Zaten sokakta konuştuğum kadınların hepsi daha önce bu tarz saldırılara uğramış. Polis trans bireylere yönelik suçların üzerine çok düşmediği için kolay hedef olduklarını söylüyorlar.

Naaşını arkadaşları indirdi

Didem dün gece yaşadıklarını şöyle anlatıyor: “Gece 12.00-01.00 arasındaydı. Önce silah sesini, hemen ardından çığlıkları duydum. Arkamı döndüğümde iki kişi apartmandan koşarak çıkıyordu. Hemen yukarı koştuk. Nalan yerde kanlar içinde yatıyordu. Joker de can havliyle yardım istemek için cama çıkmış, camın önünde yığılıp kalmış. Neden olduğunu bilmiyoruz. Joker iki müşteriyle anlaşıp yukarı çıkmış. Sonra odaya girmişler. Bir süre sonra zaten silah sesleri geldi. Sokaktakiler kaçanların yüzünü görmüş, polise eşkalini verdiler.”

Adı yine Didem olan bir başka trans birey, iddiaya göre saldırganların önce Çağla Joker’e bıçak çektiğini, bunun üzerine Çağla’nın Nalan’ı yardıma çağırdığını ve ardından saldırganların ateş ettiğini anlatıyor. “Polis dün burada süt dökmüş kedi gibiydi. Hiçbir şey yapmadı, biraz etrafa baktı. Çağla’nın cenazesini bile biz indirdik. Ceset torbasına yerleştirdik”.

Sürekli saldırı oluyor

Joker'in naaşını taşıdıklarını anlatan Didem, bu sokakta yaşıyor ve seks işçiliği yapıyor. “Saldırılar çok sık yaşanıyor” diyor.

Didem de saldırıya uğramış. Sokakta anlaştığı müşterinin arabasına binmiş ancak Kasımpaşa Parkı’na götürüp bıçakla boğazını kesip gasp etmişler. “Yakalandı ama ertesi gün serbest bırakıldı. 4 Haziran’da duruşmam var” diye anlatıyor.

“Cinayetler günlük hayatın bir parçası oldu”

Çağla Joker’in çalıştığı eve gidiyorum. Öldürüldüğü katın kapısı kitli. Alt katta bir kadınla konuşuyorum. O da sürekli saldırılar yaşandığını, aynı binada daha birkaç gün önce silahların patladığını, neyse ki kimsenin yaralanmadığını söylüyor.

“Her gün bir olay. Geceleri ipini koparan geliyor, uyuşturucu almak için buraya gaspa geliyor. Ben dayanamadım o yüzden gündüz çalışıyorum. Her gün kesileceğiz korkusuyla yaşıyoruz. Artık arkadaşlarımızın öldürülmesi, saldırılar günlük hayatın bir parçası gibi. Bugün de sıradan bir gün yani…

“Ben sokağa çıktığımda küfürleri, hakaretleri duymamazlıktan geliyorum. Başımı öne eğip yürüyorum. Bakma, aslında Çağla kurtuldu. Böyle hayat mı olur?”

“Kentsel dönüşüm transları güvensiz sokaklara itiyor”

İstanbul LGBTT’den Ebru Kırancı’yla karşılaştığımızda “Maalesef bu son cinayet değil” diyor. “Her akşam transların evini basan polisler dün neredeydi?” diye soruyor.

Kentsel dönüşümün trans bireyleri nasıl etkilediğini, son kalan birkaç sokak da kentsel dönüşüme dahil olunca trans seks işçilerinin tamamen güvencesiz sokaklara mecbur bırakılacağını anlatıyor. (ÇT)

Bianet

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder