Bülent Ersoy’u hafta içi sahne aldığı Cahide’de izledim.
İşte Bülent Abla’nın sahnesine dair notlarım:
* İlk 15 dakikayı Bülent Ersoy’un kıyafetini incelemeye ayırdım. Kostümü tasvirlememin en kolay yolu şu: Susam Sokağı’ndaki Minik Kuş (Big Bird) karakterini anımsayın ya da google’layın.
İşte o kostümün aynısıydı Ersoy’un üzerindeki: Tüy, tüy ve tüy….
* Ersoy’un şaha kalktığı anlar var sahnede: Mikrofondan uzaklaşıyor. Orkestranın sesi azalıyor. Orkestra şefi nerede duracağını şaşırıyor, eli ayağı dolanıyor. Ve tam o esnada Ersoy sesini salıveriyor Cahide semalarına doğru. Gümbür gürül. Ve mekan ahalisi pause’a basılmış gibi donakalıyor. Hayret, saygı ve korkuyla karışık.
* Ersoy ön masada yakışıklı birini gördü mü mutlaka ona takılıyor.
İlk sorduğu şey, yakışıklının mesleği… Ersoy’un sürekli takıldığı kişi ise Nuri. Nuri kim mi? Nur Yerlitaş’tan başkası değil tabii. Ersoy ona böyle sesleniyor.
* 45 dakika filan şarkı söyledikten sonra Ersoy sıkılıyor ve sahneyi o sırada mekanda hangi şarkıcı varsa ona devrediyor. Zaten şarkı söylemekten çok konuşmak, ona buna takılıp eğlenmek istiyor Ersoy.
Onur Baştürk - Hürriyet
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder