CADININ BOHÇASI
Esmeray
Zenne filmini basın galasında izledim. Katılım mükemmeldi. Nişantaşı City sinemalarında sekiz salonun hepsi tıklım tıklımdı, yer bulunamıyordu. Herkes gibi ben de çok heyecanlıydım. Film başladı ve on beşinci dakikadan sonra olmaması gereken, ama olan çok şey oldu filmde. (Sinema eleştirmeni değilim; oyunculuk, prodüksiyon vs. bunlar bilgisi olduğum konular değil.. o yüzden oralara girmeyeceğim.)
Hani kadına, erkekler şiddet uygulayınca; genel kanı ve insanların ilk söylediği şu oluyor: “E canım bu erkekleri de kadınlar yetiştiriyor. Öldüren erkek genel olarak, ölen ise kadın ama suç gene kadının! Ya Allah aşkına, hangi kadın oğlunu kendisini öldürsün diye büyütür! Özellikle erkek çocuğa küfür öğreten, eline silahı veren, erkek oğlum diye övünerek büyümesinde katkıda bulunan ‘baba’; ama nedense ‘anne’ canavar yetiştiriyor.” Diğer bir söylem de “E canım eğitim şart ve bütün bunlar eğitimsizlikten kaynaklanıyor”. Sanki üniversite mezunu ya da Prof. olan, karısını, kızını dövmezmiş gibi!
Evet, Zenne filminde Ahmet’in annesi doğulu ve eğitimsiz, baba ise mazbut... Aslında öldürmek istemiyor oğlunu ama anne dolduruşa getiriyor. Günahsız baba dayanamıyor annenin dırdırına ve Ahmet’i öldürüyor. Diğer yandan batılı anne okumuş, oğlunu daha çok sahipleniyor havası var gibi. Ve cidden çok rahatsız edici iki karikatürize edilmiş anne. Filmde çok önemli bir sahnenin arasında, “ne alaka?” diyorsun. Zenne’nin dansı alt fragmanda geçiyor... Mümkün olduğu kadar dışarıdan biri olarak izlemeye çalışıyorum filmi.
Taraf
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder