Röportaj öncesi haber imzası için birlikte fotoğraf çektirelim istedim. Poz vermek için yanlarına geçtiğimde, objektifin karşısında giyinik duramayacağımı ve onlar soyunduğuna göre benim de üstümü çıkarmam gerektiğini söylediler.
Dün İstanbul'daki ilk eylemlerini gerçekleştiren FEMEN üyeleriyle yaka paça gözaltına alınmadan önce buluştuk. Onları ilk kez 2008 yılında Kiev’in göbeğinde gerçekleştirdikleri üstsüz protestoyla, üzerinde Türkçe yazdıkları ‘Ukrayna genelev değil’ pankartlarıyla tanıdık. Onlar, rahatsız oldukları sorunlara dikkat çekmek için ülke ülke gezdi... Yolları FEMEN’de kesişen Aleksandra Shevchenko, Tatiana Zacerkova ve Yana Zhdanova 20’li yaşlarında üç genç Ukraynalı kadın. Biri sanat danışmanı, diğeri tasarımcı, öbürü ise zamanının neredeyse tamamını örgüt için harcıyor. Hepsi de Türkiye ile Ukrayna arasında cereyan eden seks turizminden hayli şikâyetçi.
Ukrayna’nın genelinde toplamda 30–40 üstsüz eylemci var. Onun dışında Avrupa’da ve ABD’de 15 kişi daha hareketimize üstsüz destek veriyor. Erkek üye tabii ki var ama onlar üstsüz eylemci değil. Bize sadece dışarıdan destek veriyor. Mesela onlar genelde organizasyon ve lojistikle ilgili durumlarda yer alıyor. Ama hareket içinde tüm kararları sadece kadınlar veriyor. Kendi ürünlerimizi satıyoruz ve örgütümüz de gelirini buradan sağlıyor. ..(Eylem Türk kanunlarına göre suç teşkil ediyor. Hatta aslına bakarsanız 6 ay 1 yıl arası hapis cezası almanız da söz konusu olabilir.) Bu sözlerden sonra eylem yapmadan bile Türkiye’deki hukuk ve demokrasinin ne durumda olduğunu anlayabiliyoruz. (Kadınlar için hareket eden grubun gerçekleştirdiği üstsüz eylemler örgütün imajını zedelemiyor mu?) Çıplak olmanın olumsuz bir şey olduğunu düşünmüyoruz. Senin de böyle bir algı içinde olmadığını tahmin ediyoruz. (FEMEN’in kadın vücudunu cinsel bir obje olarak kullandığına dair eleştiriler var.) Biz bunu bilinçli olarak yapıyoruz. Biliyoruz ki erkek egemen dünya kadın vücudunu seks objesi olarak kullanıyor. Onlar uzun bacaklı, kısa etekli sarışın kadın imajı yarattılar ve şimdilerde neredeyse bütün reklamlarda bu imajı kullanıyorlar. Bunun çok güçlü bir yöntem olduğunun farkındayız, ancak onlardan farklı olarak vücudumuzu çoğunluğu kadın haklarıyla ilgili politik ve sosyolojik mesajlar vermek için kullanıyoruz. Ferrari satmak için değil.
Alp Bahadır Gültekin - Radikal
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder