1 Nisan 2018 Pazar

Zerrin Özer: Türk erkeklerin yüzde 50’si biseksüel.


*Peki hayatınıza alacağınız insandan ne beklersiniz?

-Şefkat ve sadakat. Bu zamanda bunlar yok artık. O duyguyu özlüyorum. Bir de zaten Türk erkeklerin yüzde 50’si biseksüel.

*Büyük bir iddia olmadı mı?

-Kızacaklar biliyorum ama gerçekleri söylüyorum. Bana hayat bunu gösterdi. Örf ve adetler o kadar baskın ki erkekler bunu itiraf edemiyorlar. Kim söyleyebilmiş ki Türkiye’de ‘Ben gay’im’ diye!

*Tecavüz gibi ağır bir travma yaşadınız geçmişte...

-Evet, bu yüzden bekaret içimde kalan bir ukde oldu. Belki tecavüze uğramasaydım bekarete böyle bir anlam yüklemeyecektim.

*Kız çocuğunuz olsa onun da evlenene kadar bakire olmasını ister miydiniz?

-Evet, bakire olarak yetiştirirdim. Yani ben aşırı rahatlığı, saygısızlığı sevmiyorum. Şimdiki insanların modernlik anlayışını benimsemiyorum. Saygı, edep kalmadı artık.

*Ülkede bir özgürlük tartışması sürüyor. Siz kendinizi özgür hissediyor musunuz?

-Türkiye’de son derece özgür hissediyorum. Çağ atlarken çoğu konuda Amerika’nın 100 sene gerisinde kaldık ama maşallah ahlaksızlık konusunda onlarla eşit ilerliyoruz. Ahlaksızlık diz boyu. Özgür olmak her istediğini istediğin gibi yapma hakkı tanımaz. Öyle şeyler duyuyorum ki aklımı oynatıyorum. Karı-koca yanlarına üçüncü bir partner aramaya çıkanlar var! Bu özgürlük değil, sapkınlık. Ahlaksızlık!

*Coşkun Sabah’ın “Elimde olsa Twitter’ı yasaklardım” sözüne ne diyorsunuz?

-Valla doğru söylemiş. Bence de Twitter yasaklanmalı. Özgürlük iyi güzel de, o özgürlüğü edepli ve ahlaklı bir şekilde yaşayalım. Böyle düşündüğüm için geri kafalı oluyorsam onu da şükranla kabul ederim.

*Özdemir Erdoğan, TRT’deki programınıza “Sanatçı eleştirel kimliğini kaybederse sanatçı olmaz artık gözümde” diyerek katılmamıştı. Kırgın mısınız?

-İnsanlar beni çok yıprattı. O zaman yayına gelmediğini öğrenince ekranda dümdüz gittim. Çok üzülmüştüm. Ama bugün ne gerek vardı diyorum. Hatta sizin nezdinizde kendisinden özür diliyorum. Sonuçta büyüğümdür. Bir dönem solistimdi. Ama şunu anlamıyorum. Neymiş efendim, ben TRT’de program yapıyormuşum. TRT devlet televizyonu, ben devlet sanatçısıyım. Tabii ki TRT’de program yaparım. Kimse beni bu yüzden aşağılayamaz.

*Bir dönem boynunuza taktığınız Zülfikar kolye ve Alevi kimliğiniz üzerinden de eleştirildiniz...

-Valla ben rahatım. Huzurluyum. Mutluyum. Neden bunu yaptıklarını anlamıyorum. Bir dönem ölüm tehditleri bile aldım. Ben Türkiye’de Zülfikar kolye takan ilk insanım. Kültürümle hep gurur duydum. Ama sırf Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı seviyorum, TRT’de program yapıyorum diye de kimse bana bunu reva göremez. Bir kere ben o insanı her yönüyle tanıyorum. Haksızlıklara, adaletsizliğe tahammülüm yok. Sevemez miyim ya! Kime ne?

*Türkiye’deki en güzel ses kimin?

-Sezen’in tabii ki. Detone olsa da onun sesi ruha hitap ediyor. Sezen’in müridleri vardır, kızacaklar şimdi ama Sezen rakiplerinin ayağını kaydırmaya çalışır, benimle de çok uğraştı. Ama ben bir numara olmak için kimsenin ayağını kaydırmaya çalışmadım. Karakter meselesi. Şimdi bakıyorum da, demek ki o kadar uğraşılacak kadar başarılıymışım, çok tehlikeliymişim onların gözünde.

Posta Gazetesi

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder