21 Şubat 2017 Salı

İskender Pala: ‘Bu ülkede bir de kültür-sanat seferberliği başlatılsa!’

“Ben bu romanı -Karun ve Anarşist-i 20 yıldır söylediğim, 30 yıldır da düşündüğüm kültür-sanat meseleleri için yazdım” diyen İskender Pala ile yapılan röportajdan...



Lidya’yı yazmaya başlamamda iki temel sebep var. Batı dünyası Lidya’nın sahibiydi ve Olimpos’un çocukları olarak Lidya’da olup bitenler, Batı dünyasında bugün Doğu’ya kendilerini kabul ettirmek ve algı yönetimi için çok rahat kullanılan bir argümana dönüştü. Oysa Lidya bizim coğrafyamızdaydı, doğudaydı. Bugün üzerinde oturduğumuz coğrafya ve topraklar katman katman zenginliklere sahip. Teorim şu; Anadolu’da var olan binlerce yıllık hikâyelerden, seslerden, desenlerden yola çıkarak, tiyatro eserleri, film senaryoları üretsek, müzik besteleri yapsak, resimler üretsek hiç komplekse kapılmadan ‘Ben Cumhuriyet’im, Osmanlı da benimdir, Lidya da benimdir, Bizans da benimdir’ diye sahip olduğumuz bu mirası dünya kültürü ve sanatına ihraç etmeye başlasak... Bugüne kadar hep kültür ve sanat ithalatı yapan ülkemizde bir atılım gerçekleşir, gençlerimizin kendine güveni artar, insanımız bir başka insan olur. Oysa Anadolu’daki nice film ve opera konuları, nice desenler, resimler, heykeller, nice plastik sanat unsurları ve geleneksel sanatlarımızla dünyanın ‘Benim kültürüm senin kültürünü döver’ mücadelesinde öne çıkabiliriz.

Para sahipleri şu anda holdingler, patronlar, kuruluşlar vs... Hepsi nereye hangi yatırımı yapalım, nereden daha çok para kazanalım diyorlar. İçlerinden kültür sanatla ilgili şu yatırımı yapalım diyen parmakla gösterilir. Beri tarafta pek çok aktör, sanat yapmak istiyor fakat sponsoru yok. Bu böyle gitmez. Benim önerim, kültür sanat aktörlerinden bu şirketlerin yönetim kurullarına birer kişinin atandırılması. Mesela Cumhurbaşkanı’mız veya Başbakan’ımız ‘Bu ülkede bir de kültür sanat seferberliği başlatıyoruz...’ diye cümleye başlasa da ‘Yönetim kurullarınızda şairlerden,ressamlardan,tiyatroculardan,sinemacılardan, plastik sanatçılardan,tabii ki ebru ya da neyzenlerden,bienal yönetenlerden, kültür sanata yön verenlerden birer kişiyi atandırmanızı tavsiye ediyorum, bunu böyle yapmalıyız’ dese. Geçenlerde saydım Forbes Dergisi’nin ve diğer ekonomi dergilerinin Türkiye’deki ultra zengin dediği şirketlerinin sayısı 360 civarındaydı. Mesela GYO’lar menkul değerlerini yaparken yönetim kurullarında bir ressam olsa kötü mü? Mesela TCDD bütün o işleri yaparken yönetim kurulunda bir sinema aktristi olsa kötü mü? Türkiye’de topyekûn bir kültürsanat kalkındırılması olmaz mı?

Habertürk

İskender Pala, Türk profesör, yazar ve divan edebiyatı araştırmacısı.
Doğum: 8 Haziran 1958 (58 yaşında), Uşak

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder