29 Ocak 2015 Perşembe

'LGBTİ'lere yapılan ayrımcılık, mevzuattan değil uygulamadan kaynaklanıyor'

CHP İzmir Milletvekili Rıza Türmen, Türkiye'deki hak ihlallerini sadece hükümetin görmediğini söyledi

CHP İzmir Milletvekili Rıza Türmen, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'a, BM İnsan Hakları Konseyi’nin, Evrensel Periyodik İzleme Toplantısı'nda 122 ülkenin Türkiye ile ilgili sorular sorduğunu ve tavsiyelerde bulunduğunu söyledi ve “Bu kadar ülkenin soru sorması, bugüne kadar görülmeyen büyük bir rakam. Demek ki uluslararası toplum Türkiye'deki insan hakları konusunda endişe taşıyor” dedi.

Rıza Türmen, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın, BM İnsan Hakları Konseyi’nin, insan haklarına dair durumun gözden geçirildiği Evrensel Periyodik İzleme Toplantısı'nda Türkiye ile ilgili sorulara verdiği yanıtları masaya yatırdı.

Türmen,  ifade özgürlüğü, internete erişimin yasaklanması, yargının bağımsızlığı, cinsel yönelim ve kimlik konularında da sorular sorulduğunu, Türkiye'nin AİHM'in kararlarını uygulamamasının üzerinde de durulduğunu anlattı.

Arınç’ın sorulara çok enteresan yanıtlar verdiğini ifade eden Türmen, "LGBT ile ilgili soruya, 'mevzuatımızda LGBT'lere yönelik ayrımcı bir hüküm bulunmamaktadır' yanıtını verdi. Yani Arınç'ın ayrımcılıktan anladığı, mevzuatta yazılı olup olmaması.' Bu doğru bir anlayış değil. LGBT'lilere yapılan ayrımcılık mevzuattan kaynaklanmıyor, uygulamadan kaynaklanıyor" dedi.

Arınç'ın, Hrant Dink'in öldürülmesiyle ilgili soruya, “Hrant Dink'in ölüm yıldönümü vesilesiyle Başbakan mesaj yayımladı. Bu da ülkemizin bu davaya verdiği önemi gösteriyor" yanıtını verdiğini anlatan Türmen, "Burada önemli olan mesaj yayımlanması değil, etkin bir soruşturma yapılmamasıdır. Kamu görevlileri için soruşturma izni 8 yıl sonra veriliyor" dedi.

'Havuz medyası bakımından çoğulculuk var'

İfade özgürlüğü sorusuna Arınç’ın, “Türkiye'de basın organları bakımından tam bir çoğulculuk hakim" yanıtı verdiğini söyleyen Türmen,  "Evet  çoğulculuk var, havuz medyası bakımından çoğulculuk vardır, işadamları havuza para atmaktadır. Türkiye'de basına her türlü baskı vardır, oto sansür uygulanmaktadır, gazeteciler tutuklanmaktadır, bazı gazeteciler işsiz bırakılmaktadır. En son Cumhuriyet Gazetesi'ne yapılan sansür ortadadır" dedi.

Türmen, "Bütün bunlar şunu gösteriyor Türkiye ile ilgili bir rapor çıkacak ve Türkiye'deki insan hakları konusunda ciddi bir endişe var. Bütün Avrupa Türkiye'deki insan hakları ihlallerini görüyor ama bunu görmeyen, gözden kaçıran bir tek Hükümet, Hükümet bunu görmek istemiyor. Türkiye'nin hiçbir dönemde, askeri darbe dönemleri de dahil olmak üzere dış itibarı bu kadar sıfıra, dibe vurmamıştır, bu kadar itibar kaybına uğramamıştır. Türkiye'nin, sınırlarının dışına çıktığınız zaman, insan hakları, demokrasi, hukuk devleti açısından itibarı sıfırdır. Hükümetin bunları görmeyerek, 'iç ve dış çevreler itibarımızı zedeliyor' demesi doğru bir ifade değildir. Bu kadar eleştiri var, insan kendisine döner bakar ve 'acaba nerede yanlış yapıyoruz' der ama bunu demiyorlar" dedi.

Hülya Karabağlı

T24

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder